PekYakinda
Yeni Üye
Meteoroloji Uzmanı Bünyamin Sürmeli, nam-ı öteki “Havayı Koklayan Adam” taşınabilir bir hava kirliliği ölçüm ünitesi içeren Dyson Backpack ile İstanbul sokaklarında dolaştı. Gün içerisinde maruz kalınan hava kirliliğini tespit ederek İstanbul’un hava kalitesini ölçmeye ve anlamaya yardımcı oldu.
Bünyamin Sürmeli, kentlerdeki hava kirliliğine maruz kalma konusunda daha fazla bilgi edinmek için Dyson’la birlikte çalışan bireylerden biri. Dyson’ın Bünyamin Sürmeli ve National Geographic ile yaptığı bu son iş birliği, küresel seviyede hava kirliliği hakkındaki farkındalığı daha da artırmak için değerli bir fırsat.
Global araştırmanın bir kesimi olanMeteoroloji Uzmanı Bünyamin Sürmeli hususla ilgili: “İstanbul dünyanın en kalabalık ve en ağır kentlerinden biri. İşimin bir modülü olarak, soluduğumuz havanın kıymetinin ziyadesiyle farkındayım, lakin hava kalitesini kirli havaya maruz kalma noktasından anlamaya çalışmak hayli farklı. Dyson ile sırt çantası projesini gerçekleştirmek istememin de asıl niçini bu oldu.” dedi.
Dyson hava temizleyicilerindeki mevcut algılama teknolojisini kullanan “Dyson Backpack”; hareket halindeyken hava kirliliği datalarını toplayan, taşınabilir bir hava kirliliği ölçüm aygıtı içeriyor. Dyson; yerleşik sensörler, pil ekibi ve GPS’ye sahip sırt çantasıyla şahsi hava kirliliğine maruz kalma durumunu ve bundan nasıl kaçınılacağını araştırıyor.
“Dyson teknolojileri tek bir sırt çantasında”
Dyson Etraf Bakım Kategorisi Lider Yardımcısı Alex Knox da mevzuya ait: “Dyson mühendisleri, hava temizleme teknolojisindeki tecrübe ve yaptıkları araştırmalardan elde ettikleri bilgilerle akıllı sensörler geliştirdi. Hava kirliliğine maruz kalmanın bilgilerina inebilmek için eşsiz algoritmamızı kullanan bu yenilikçi, taşınabilir hava kirliliği ölçüm teknolojisi; iç/dış yerlerde ve hareket halindeyken hava kalitesini izleyebilmemize imkan tanıyor. Üstelik bu teknolojilerin hepsi tek bir sırt çantasına sığıyor.” kelamlarıyla lisana getirdi.
Dyson Backpack Ölçüm neticeleri
Bünyamin’in Dyson Backpack ile yaptığı seyahat; kentte yaşayan insanların gün ortasında ağır olarak kullandığı, tanınan bir rota üzerinde gerçekleşti. Dyson mühendisleri sırt çantasındaki hava sensörü ve GPS datalarını, Bünyamin’in günlük aktiviteleriyle eşleştirerek hava kirliliği bulgularını tahlil etti. Mühendisler bu bilgiler yardımıyla Bünyamin’in rastladığı kirlilik kaynaklarını tespit ederek, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltacak yollar öneriyor.
Araştırma sonuçları; kalabalık ortamlara girmek, ağır caddelerde yürümek, toplu taşıma araçlarının bulunduğu yerlerde dolaşmak ve otomobille seyahat etmek üzere aktivitelerin PM2.5, VOC (Uçucu Organik Bileşikler) ve NO2 (Azot Dioksit) üzere kirleticilerde ani bir artışa niye olduğunu gösteriyor.
Bünyamin’in yol kenarında dururken maruz kaldığı PM2.5 oranı ortalama günlük dataların 47 katı fazlayken, bu dataların trenden indiği sırada yüzde 4400’ün üzerinde bir artış gösterdiği tespit edildi.
Dyson Hava Kalitesi Data Bilimcisi Scott Lowther da hususa dair fikirlerini: “Trafik emisyonları NO2 kirleticisi yaydığından, ekseriyetle araçların etrafında NO2’de en yüksek seviyeyi görüyoruz. Ağır seyahat müddetlerinden kaçınmak, daha az trafikli rotaları tercih etmek ve kullanılan ulaşım çeşidini değiştirmek üzere sıradan tedbirler almak, hava kirliliğine maruz kalmayı vakit ortasında azaltmaya yardımcı olabilir.”sözleriyle tabir etti.
Bünyamin’in işe giderken, taksiye binerken ve tren istasyonunda beklerken PM2.5 kirliliğine de maruz kaldığı tespit edildi. PM2.5’e otomobil lastikleri, fren aşınması ve yoldan kalkan tozun yanı sıra; tren egzozu da niye olabilir. Bu kirletici, insanların sigara içtiği bir bölgeden geçerken, sigaranın yanma sürecinden salındığı sırada da görüldü.
Bünyamin’in dış yerlerin yanı sıra iç yerlerde da genel kirliliğe maruz kaldığı görüldü. Bir plazada çalışan Bünyamin’in, ofisine giderken elde ettiği bilgiler yakınlardaki fast-food tezgahlarından kaynaklı paklık mamüllerinden yayılan VOC’larda bir artış olduğunu gösterdi. Emsal sonuçlar bir kafeye gittiğinde de görüldü. VOC düzeylerinin ortalama günlük düzeylerin 16 katı olduğu ortaya çıktı. Konutunda paklık yaparken de, havada uçuşup toz meydana getiren partiküllerden kaynaklanabilecek PM2.5 de tespit edildi.
Hava kirliliğini önlemek için tekliflerde bulunan Scott Lowther: “Kirli ortamlarda daha az vakit harcamak, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Dışarıdaki hava temizse bir alanı havalandırmak, kirli havanın daha pak bir alternatifle değiştirilmesine yardımcı olabilirken; meskende kullanılan bir hava temizleme aygıtı bir odanın etrafına daha pak bir hava yayabilir. Daha az kimyasal içeren, daha doğal paklık yahut şahsi bakım mamüllerini tercih etmek ve sprey haline getirilmiş eserlerden kaçınmak da kirliliğin azaltılmasına yardımcı olabilir.” dedi.
Bünyamin Sürmeli araştırma sonuçları için: “Günlük aktivitelerimizin ve yaşantımızın, soluduğumuz havanın kalitesinde yarattığı tesire epeyce şaşırdım. Bu tahliller, bir dereceye kadar hava kirliliğine maruz kalmamızı denetim altına alabileceğimizi gösteriyor.” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Bünyamin Sürmeli, kentlerdeki hava kirliliğine maruz kalma konusunda daha fazla bilgi edinmek için Dyson’la birlikte çalışan bireylerden biri. Dyson’ın Bünyamin Sürmeli ve National Geographic ile yaptığı bu son iş birliği, küresel seviyede hava kirliliği hakkındaki farkındalığı daha da artırmak için değerli bir fırsat.
Global araştırmanın bir kesimi olanMeteoroloji Uzmanı Bünyamin Sürmeli hususla ilgili: “İstanbul dünyanın en kalabalık ve en ağır kentlerinden biri. İşimin bir modülü olarak, soluduğumuz havanın kıymetinin ziyadesiyle farkındayım, lakin hava kalitesini kirli havaya maruz kalma noktasından anlamaya çalışmak hayli farklı. Dyson ile sırt çantası projesini gerçekleştirmek istememin de asıl niçini bu oldu.” dedi.
Dyson hava temizleyicilerindeki mevcut algılama teknolojisini kullanan “Dyson Backpack”; hareket halindeyken hava kirliliği datalarını toplayan, taşınabilir bir hava kirliliği ölçüm aygıtı içeriyor. Dyson; yerleşik sensörler, pil ekibi ve GPS’ye sahip sırt çantasıyla şahsi hava kirliliğine maruz kalma durumunu ve bundan nasıl kaçınılacağını araştırıyor.
“Dyson teknolojileri tek bir sırt çantasında”
Dyson Etraf Bakım Kategorisi Lider Yardımcısı Alex Knox da mevzuya ait: “Dyson mühendisleri, hava temizleme teknolojisindeki tecrübe ve yaptıkları araştırmalardan elde ettikleri bilgilerle akıllı sensörler geliştirdi. Hava kirliliğine maruz kalmanın bilgilerina inebilmek için eşsiz algoritmamızı kullanan bu yenilikçi, taşınabilir hava kirliliği ölçüm teknolojisi; iç/dış yerlerde ve hareket halindeyken hava kalitesini izleyebilmemize imkan tanıyor. Üstelik bu teknolojilerin hepsi tek bir sırt çantasına sığıyor.” kelamlarıyla lisana getirdi.
Dyson Backpack Ölçüm neticeleri
Bünyamin’in Dyson Backpack ile yaptığı seyahat; kentte yaşayan insanların gün ortasında ağır olarak kullandığı, tanınan bir rota üzerinde gerçekleşti. Dyson mühendisleri sırt çantasındaki hava sensörü ve GPS datalarını, Bünyamin’in günlük aktiviteleriyle eşleştirerek hava kirliliği bulgularını tahlil etti. Mühendisler bu bilgiler yardımıyla Bünyamin’in rastladığı kirlilik kaynaklarını tespit ederek, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltacak yollar öneriyor.
Araştırma sonuçları; kalabalık ortamlara girmek, ağır caddelerde yürümek, toplu taşıma araçlarının bulunduğu yerlerde dolaşmak ve otomobille seyahat etmek üzere aktivitelerin PM2.5, VOC (Uçucu Organik Bileşikler) ve NO2 (Azot Dioksit) üzere kirleticilerde ani bir artışa niye olduğunu gösteriyor.
Bünyamin’in yol kenarında dururken maruz kaldığı PM2.5 oranı ortalama günlük dataların 47 katı fazlayken, bu dataların trenden indiği sırada yüzde 4400’ün üzerinde bir artış gösterdiği tespit edildi.
Dyson Hava Kalitesi Data Bilimcisi Scott Lowther da hususa dair fikirlerini: “Trafik emisyonları NO2 kirleticisi yaydığından, ekseriyetle araçların etrafında NO2’de en yüksek seviyeyi görüyoruz. Ağır seyahat müddetlerinden kaçınmak, daha az trafikli rotaları tercih etmek ve kullanılan ulaşım çeşidini değiştirmek üzere sıradan tedbirler almak, hava kirliliğine maruz kalmayı vakit ortasında azaltmaya yardımcı olabilir.”sözleriyle tabir etti.
Bünyamin’in işe giderken, taksiye binerken ve tren istasyonunda beklerken PM2.5 kirliliğine de maruz kaldığı tespit edildi. PM2.5’e otomobil lastikleri, fren aşınması ve yoldan kalkan tozun yanı sıra; tren egzozu da niye olabilir. Bu kirletici, insanların sigara içtiği bir bölgeden geçerken, sigaranın yanma sürecinden salındığı sırada da görüldü.
Bünyamin’in dış yerlerin yanı sıra iç yerlerde da genel kirliliğe maruz kaldığı görüldü. Bir plazada çalışan Bünyamin’in, ofisine giderken elde ettiği bilgiler yakınlardaki fast-food tezgahlarından kaynaklı paklık mamüllerinden yayılan VOC’larda bir artış olduğunu gösterdi. Emsal sonuçlar bir kafeye gittiğinde de görüldü. VOC düzeylerinin ortalama günlük düzeylerin 16 katı olduğu ortaya çıktı. Konutunda paklık yaparken de, havada uçuşup toz meydana getiren partiküllerden kaynaklanabilecek PM2.5 de tespit edildi.
Hava kirliliğini önlemek için tekliflerde bulunan Scott Lowther: “Kirli ortamlarda daha az vakit harcamak, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Dışarıdaki hava temizse bir alanı havalandırmak, kirli havanın daha pak bir alternatifle değiştirilmesine yardımcı olabilirken; meskende kullanılan bir hava temizleme aygıtı bir odanın etrafına daha pak bir hava yayabilir. Daha az kimyasal içeren, daha doğal paklık yahut şahsi bakım mamüllerini tercih etmek ve sprey haline getirilmiş eserlerden kaçınmak da kirliliğin azaltılmasına yardımcı olabilir.” dedi.
Bünyamin Sürmeli araştırma sonuçları için: “Günlük aktivitelerimizin ve yaşantımızın, soluduğumuz havanın kalitesinde yarattığı tesire epeyce şaşırdım. Bu tahliller, bir dereceye kadar hava kirliliğine maruz kalmamızı denetim altına alabileceğimizi gösteriyor.” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı