BOTR
Aktif Üye
Galatasaray Spor Kulübü Lider Adayı Eşref Hamamcıoğlu, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine seçim süreci, projeleri ve gayeleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Adaylık sürecini anlatan Hamamcıoğlu, “19 Haziran seçimlerinin ilan edildiği günün ertesinde tekrar aday olacağımı söylemiş oldum. Zira Galatasaray’da yapmak istediğim şeyler olduğunu söylemiştim. 9 ay boyunca da hiç bir demeç vermeyeceğimi, muhalefet yapmayacağımı söylemiştim. Marttaki genel şuraya kadar o denli de devam etti. Adaylığım daima devam etti. Adaylığımı resmileştirmem de seçim sürecinin başlamasıyla oldu. Ben Galatasaray’ın daima ortasındaydım. 38 yıldır bu topluluğun çeşitli kademelerinde bulundum, hizmet vermeye çalıştım, sorumluluk aldım. Bu müddette de epey tecrübe biriktirdim. Galatasaray’ın bana verdiklerini Galatasaray’a iade vakti geldiğini düşünüyorum. O yüzden de adaylığımı koydum” diye konuştu.
“Biz bu biçimde bir irade ile bakılırsave talibiz”
Vaatlerinden bahsederek kelamlarını sürdüren Eşref Hamamcıoğlu, “İstikrarlı bir topluluk, bağların en üst seviyede olduğu bir topluluk, huzur ortasında bir arada olan bir topluluk ve de yinedan yönetilebilir, sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş Galatasaray vaat ediyoruz. Biz bu biçimde bir tez ile geliyoruz. Zira Galatasaray’da artık günlük tahlillerle, popülist telaffuzlarla, ucu açık vaatlerle bir yere gelinmeyeceğini daima birlikte gördük. Galatasaray kendi kaynaklarından, kendi küllerinden bir daha doğmak zorunda. Biz bu biçimde bir irade ile bakılırsave talibiz” biçiminde konuştu.
Galatasaray’ın en büyük sorunun sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Bir kere toplulukta sorun var. Ötekileştirme, ayrışma… Bu vakte kadar Galatasaray’ın en büyük gücü birlikte olmaktan geliyordu. Galatasaray’da daima fikir ayrılıkları olmuştur. Bu bir zenginliktir. Lakin bu fikir ayrılıklarını birebir potada eriterek, tek beden olarak toplum içine çıkan bir topluluktu. Son vakit içinderda maalesef farklı fikirler, farklılaştırmaya kadar gitti. Bölünmüşlük var. Temel sorun bu. Kulüp bünyesine dönecek olursak, epeyce önemli bir inanç erozyon var, samimiyetsizlik var. Şeffaf olmayan bağlantı ve alakalar var. Bütün bunlar da sportif, mali ve idari başarısızlıkla sonuçlanıyor. Biz bunları uzun vadeli, tekrar konuşulmaması manasında evrim yapmak istiyoruz. Bu evrimin de temel taşlarından bir tanesi Galatasaray’ın kendi kaynaklarından yaralanmak olacaktır” diye karşılık verdi.
“Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım”
Galatasaray’ın gerçekleriyle her insanın yüzleşmesi gerektiğini söz eden Eşref Hamamcıoğlu, “Birinci gerçek maksat bu. Bunun için de şeffaf irtibat lazım. Popülist telaffuzlardan kastım da, bugün dünyadaki ekonomik kurallara göre, ülkemizdeki ekonomik kaidelere ve kulübümüzün ortasında bulunduğu ekonomik koşullara göre, gerçekleşme imkanı olmayan vaatlerle camiayı oyalamamak. En temel sıkıntılarımızdan bir tanesi bu. Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım. Bunun için dirayet, sabır, yürek koşul, en kıymetlisi kuvvetli bir genel heyet iradesiyle iş başına gelmiş, kuvvetli bir idare kaide diye düşünüyoruz” sözlerini kullandı.
“Çözemiyoruz diye şikayet etmemek lazım”
Mali yapıyı nasıl düzelteceğiyle ilgili soruya ise Hamamcıoğlu, “Galatasaray’ın mali yapısı kulüpler üzere daima berbattı. Daima konuşulur. En epey Galatasaray konuşuluyor. Zira Galatasaray kıymetli bir marka olduğu için her insanın dikkatini çekiyor. Bugün 250 milyon Dolar civarında Galatasaray’ın borcu var. Bu borç, bir senede, iki senede taşıma suyla ödenecek üzere değil. Her kim söylüyorsa ki, ‘Ben para getireceğim, borçları temizleyeceğim’ bu popülist telaffuzların kendisidir. Mali yapıyı verimlilik sağlayarak ve yeni finansman kaynakları yaparak sağlamak lazım. Aksi takdirde Galatasaray’ın mali bağımsızlığı hiç bir vakit olmayacaktır. Bunlar nedir, en büyük masraf kalemimiz futbolda ise futbola artık sarfiyat merkezi olmaktan fazla bir gelir merkezi haline getirmek lazım. Tıpkı Avrupa’daki kulüpler üzere. Bunun için de Galatasaray’ın, Türkiye’deki başka kulüplerin de hızla sportif faaliyetlerden elde ettikleri gelirlere bağlı olmaktan kurtarmak lazım. Bunlar maç günü hasılatı, yayıncı kuruluştan alınan fiyat.
“Spor Yasası, Bankalar Birliği muahedesi bunu koşul koşuyor”
Pandemi ile başlayan devir de her ikisinde de önemli düşüş var. Kulüpler buna bağlı olarak yaşayamaz. Real Madrid, Barcelona, Bayern Münih meselae baktığınız vakit pandemi periyodunda yüzde 30 mertebesinde sportif faaliyetlere bağlı gelirleri düşmüşken, tüm gelirleri yüzde 18 artmış. Demek ki bir şey yapıyorlar. Marka bedelini pazarlaması, ellerindeki değerli varlıkların pazarlanması, bunlar mağazacılık faaliyetleri, dijital varlıkları ve gayrimenkullerin işletilmesi ve geliştirilmesi. Galatasaray’ı elinde bu 3’ü de var ancak 3’ü de yetersiz yapılıyor. Pandemi vaktinde öğrendik, kimse mağazaya, dükkana gitmiyor, dükkanlara size geliyor. Dolaysıyla bunları revize etmek lazım. Dijital içerikler, dijital varlıklar var. Token var, kripto para var, NFT projeleri var. Bütün bunlarla ilgili hazırlıklarımızı yaptık. E-spor bugün Galatasaray’ın tek kar eden şubesi. Onu geliştirmek lazım. Kâfi sponsorluk ve reklamı almıyor. Riva, Florya, Kemerburgaz şayet olmazsa olmaz üçlü. Riva’dan 2023 yılı sonuna kadar önemli bir gelir beklentisi var. Borçları ödedikten daha sonra Emlak Konut’a. Florya projesi derhal Riva gibisi modelle geliştirilmeli. Bütün bunları topladığımız vakit Galatasaray’ın sportif faaliyet haricinde piyasaya çıkartacağız o kadar epeyce varlığı var, bunlar Galatasaray’ın bağımsızlığını sağlayacaktır. Fakat şu anlık kısıtlı kaynakları ile verimli olmak koşuluyla. aslına bakarsanız Spor Yasası, Bankalar Birliği mutabakatı bunu kaide koşuyor. Verimlilik sağlayacaksın diyor. Futbol masraflarını en az yüzde 25 azaltacaksın. Banka hesaplarımız şu anda Bankalar Konsorsiyumu’nun denetiminde. Kısıtlı imkanlarla verimliği sağlarsanız, kendi kaynaklarınıza dönüp, kendi yıldızlarınızı yetiştirip, satarsanız, orta vadede bağımsızlığı sağlayabilirsiniz. Galatasaray’ın mali sorunları tekrar konuşulmaz. Ancak günlük siyasetlerle, Ahmet beyefendi 50 milyon verdi, Mehmet beyefendi 20 milyon verdi diye isteğe bağlı transferler yaparsanız şu anda ortasında bulunduğunuz durum daima devam edecektir. Tıpkı sıkıntılara, tıpkı tahlilleri getirip, çözemiyoruz diye şikayet etmemek lazım. Kimi taahhütlerin ve mukavelelerin gözden geçirilmesi lazım. Bunlar atletlerle ilgili kontratlarımız, paydaşlarımızla olan kontratlarımız, sponsorlarla olan kontratlarımız. Bunlar yeniden masaya konup, Galatasaray’ın ve paydaşlarının prestijini sarsmaksızın, kurumsal devamlılık çerçevesinde bir daha yapılanmasını planlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Florya’nın geçişi ve Kemerbugaz’ın geçişi birbirine epeyce bağlı”
Kemerburgaz projesiyle ilgili çalışmalarını aktaran Hamamcıoğlu, “Ekibimizde gayrimenkul konusunda fazlaca deneyimli arkadaşlarımız var. Burak Elmas idaresinde bu anonim şirketlerde çalışmış idare konseyi üyeleri var. Bunlar bizimle devam edecekler. Kurumsal hafızanın devamlılığı var. Eski liderlerimizden Adnan Polat ve Dursun Özbek, merhum Mustafa Cengiz’in takımında yer alan arkadaşların birikimlerinden faydalanarak güncellemek istiyoruz. Florya’nın geçişi ve Kemerbugaz’ın geçişi birbirine epeyce bağlı, hayli yumuşak geçiş yapmak lazım. Senkronizasyonun güzel sağlamak lazım. Aksi takdirde birinden birinde sokakta kalacaksınız. Bu niçinle Florya’daki imar sıkıntıları kısa müddette çözüldükten itibaren belirli davetler içinde yapacağımız ihale kararı bir müteahhit ile anlaşılacak. Genel heyetin onayını aldıktan daha sonra. Buradan yüzde 50, yüzde 50 hasılat paylaşımı olacak. Galatasaray’ın kasasına bir para girecektir. Bu paranın ve müteahhitten alınacak avansın bir kısmıyla da Kemerburgaz’a geçiş sağlanacak. Kemerburgaz’da süreksiz idman alanları, süreksiz barınma tesisleri yapılacaktır. Bununla ilgili olarak sponsor, müteahhit çalışmalarımız devam ediyor. Garantisini aldığımız hayli düzgün bir Galatasaraylı müteahhit var. Bu süreksiz onunla yapacağız. bu türlü planladık. Türkiye’de bu mevzuda müddet vermek epey güç. Kemerburgaz, kamunun bize verdiği bir arazidir. Orada ruhsat ve imarla ilgili yapılması gereken, ödenmesi gereken harçlar var. Bunların ne kadar süreceğini arkadaşlarımız takip ediyor. Varsayımım 6-7 ay ortasında bir mobilizasyon başlayabilir. Bu mevzu ile olarak bir taahhütte bulunmak istemiyorum lakin fazlaca çabuk ilerleyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Zira Galatasaray’ın ekonomik olarak bağımsızlığı için kurtuluş reçetesinin değerli bir unsurudur gayrimenkul projeleri” açıklamasında bulundu. Eşref Hamamcıoğlu, basketbol salonu projesinin de birinci evvelari içinde olmadığını da tabir etti.
Galatasaray’a nasıl bir miras bırakmak istediğini anlatan Hamamcıoğlu, “Biz idareye gelip, bayrağı diğerine teslim ettikten daha sonra ben ve arkadaşlarımdan nasıl bahsedilsin, ‘bu insanlara güvenmekte haklıymışız’ desinler. Bu beşerler cüretle, bu sıkıntı vakitte taşın altında değil ellerini, bedenlerini soktular, Allah’tan bu beşerler idareye gelmişler, istikrarlı, bağımsız bir mali yapıya kovuşturmuşlar, Galatasaray bu ortada mücadeleci, rekabetçi, yarışmacı ruhunu kaybetmeden daima sportif başarılara kavuşmuş diye bizden bahsedilmesini epey dilek ederiz biz de” dedi.
“Ada gelecek döneme yetişecek”
Galatasaray Adası’nın durumunun nasıl olacağıyla ilgili olarak da konuşan Eşref Hamamcıoğlu, “Rahmetli Mustafa Cengiz ve grubunun epey uğraşı oldu. Burak Elmas ve grubunun son noktayı koyma ismine uğraşı oldu. Galatasaray en azından mahkemelerdeki sıkıntısını halletti. Boğaziçi İmar üzere bir silsile daha var. Bunlar yapıldıktan daha sonra en azından kendimize ilişkin olan enkazı kaldırıp, bir daha üyelerimizin bir toplumsal tesis olarak kullanılmasını hedefliyoruz. Bu 2-3 ay ortasında olacak bir bahis değil. Önümüzdeki döneme yetişecek. İşletme modeli olarak da, burayı Galatasaray’ın işletmesi hayli uygun değildir, geçmişteki deneyimlerimizden yararlanarak uygun bir işletme modeli ile toplumsal tesis statüsünü kaybetmeden üyelerimizin kullanmasına açılması en büyük amacımız lakin burası gelecek döneme yetişir” diye konuştu.
“Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma vakti geçmiştir”
Futbol grubu ile ilgili neler yapılacağını açıklayan Hamamcıoğlu, “Artık Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma vakti geçmiştir. Bu hayli ziyan veriyor. Sportif muvaffakiyetten parayı çevirmesi lazım. Bu vakte kadar yıldız satın alarak muvaffakiyet sağlamak amacıydı Galatasaray’ın. Bunlar daima bizi iflasa sürükledi maalesef. Yapılması gereken, kaynakları verimli kullanmalıyız. Bun ortasında altyapıya yatırım koşul. Bütün şubeler için geçerli. Avrupa’da başarılı örnekler var; Ajax, Porto, Lille ve Lyon bu bahiste fazlaca başarılılar. Ülkemizde de Altınordu gerçeği var. Galatasaray bunları başlatan bir kulüptü. Popülist yaklaşımlardan, bir an evvel başarıyı satın alayım, herkes beni tanısın sevdasından vazgeçmemiz lazım. Onun ortasında genç transferinden fazla, kendi gençlerimizden yaralanmak istiyoruz. Zira Galatasaray’ın futbol şubesi, Sportif AŞ’de yönetiliyor. Sportif AŞ bir anonim şirket, yatırım şirketi ve borsaya açık bir şirket. Sportif AŞ’nin en değerli yatırımları atletler. Madem yatırımcı şirket olduğuna bakılırsa, ederini bulduğu vakit yatırımlarını satabilmesi lazım. Tıpkı biçimde uygun edere de yeni yatırımlar geliştirmesi lazım. Bunların bir kısmını dışarıdan transfer ederek, bir kısmını da içeriden yaparak. Şu anda Galatasaray’ın çıkışı, kurtuluşu kendi kaynaklarının paraya ve muvaffakiyete çevrilmesinden geçiyor. Birinci önceliğimiz bu olacak. Kadrolaşmamızı bu çerçevede yapıyoruz. Bu demek değil ki A Grubumuz birinci 10’u hedefliyor, hayır, 3. bile olmak Galatasaray için berbat maksattır. Galatasaray yarışmacı, rekabet ruhunu kaybetmeden, kendi imkanlarıyla, ahlaki pahalara sahip atletlerle en üst seviyede rekabette uğraş edecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Küçülerek büyüyemezsiniz. Mümkün değil. Lakin verimli olarak büyüyebilirsiniz. Bugün aslına bakarsan bu mecburiyeti size futbol federasyonun koyduğu harcama kısıtlamaları, en kıymetlisi Bankalar Birliği’nin verdiği kurallar var, bir de Spor Yasası da var. aslına bakarsanız bunları yapmak zorundasınız. Bu vakte kadar yapılmadığı için kulüplerin etrafını kanun koyucu çevirdi. Yüzde 25 bütçeni daraltacaksın diyor Bankalar Birliği kontratı. Spor Yasası da diyor ki onaylanmış bütçeyi yüzde 10’unu geçersen, genel konseye gideceksin. Gitmeden harcama yaparsan, seçilmişler şahsî varlıklarıyla sorumlular. Bunları uygulamak zorundasınız. Uygulamadığımız için bu biçimde mecburiyetler geldi. Gayelerimiz epey sıradan ve anlaşılır. kuvvetli iradeye dayalı gayeler gerçekleşmesi lazım. Altyapıya yatırım yapacağız. Amatör şubelerle ilgili tıpkı niyetteyiz. Bugün güzel yürümeye başlayan basketbol modelimiz var. Sponsora yalnızca parayı ver, bize karışma demedik birinci kez. Gel sen de bu işin idarede ol, liyakate bağlı bir profesyonel takım kuruldu. Son derece rakiplerine göre kısıtlı bütçe ile şu anda başa uğraş ediyor, birinci 3’ün ortasındayız. İstenen bu esasen. Âlâ bir grup, uygun bir koç, uygun bir idare sistemi. Biz yeterli olan hiç bir şeyi bozmaktan yana değiliz. Tersine daha âlâ nasıl yaparız, öteki branşlarımıza nasıl uygularız diye hedefledik kendimize” açıklamasında bulundu.
“Galatasaray üzere bir markanın ulusal ekiplere sportmen vermesi şart”
Amatör şubelerde radikal kararlar silsilesinin uygulanması gerektiğini vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Yönetim konseyinin bakılırsavi, icraatın ortasında olanlara taraf vermek. Vizyonu ve stratejiyi anlatmak ve takibini sağlamak olmalıdır. Liyakate nazaran atanmış profesyonellerle yani şube kaptanları ve şube menajerleriyle bu işi yürütmek. Tıpkı basketbolda olduğu üzere. Öbür şubelerde de bunu yapmak lazım. bu biçimde olunca daha rahat sponsor buluyorsunuz. Amatör şubeler sponsorlukları ile ilgili görüşmelerimizin hepsi yapılmıştır. Amatör şubelerde de verimlilik kural. Tahminen Galatasaray Spor Kulübü amatör şubelerinde her disiplinde yarışmacı olmak zorunda değil. Örneğin atletizmin alt branşları var. İki, üç tanesi seçilip, buralara olimpiyatlara atlet yetiştiririz. Galatasaray üzere bir markanın ulusal kadrolara atlet vermesi şart” dedi.
“Önceliğimiz yabancı teknik direktör”
Futbol Ekibi Teknik Yöneticisi Domenec Torrent ile yola devam edilmemesi durumundaki planlarının sorulması üzerine Hamamcıoğlu şunları söylemiş oldu:
“Kuracağımız profesyonel takım bu hususta epeyce deneyimli. Bize vereceği raporlar, getireceği bütçe, 3 yıllık vizyona nazaran en yanlışsız sonucu vereceğiz. İdare şurasını görevi profesyonel takımları hakikat çalıştırmak olacaktır. Torrent ile Galatasaray Spor Kulübü’nün bir kontratı var. Biz bu mukavelenin kaidelerini bilmiyoruz. Burada temel olan bu kontrata bağlı olarak Galatasaray’ın prestijini, Torrent ve arkadaşlarının prestijini korumak olacaktır. Bu mukaveleye nazaranve gelince bakacağız. Torrent ve takımından bir rapor alacağız. Bu rapora bakılırsa en hakikat sonucu vereceğiz. Bizim önceliğimiz yabancı teknik yönetici. Bununla ilgili olarak hiç kimse ile ilgili temasımız yok, hiç kimse ile görüşmedik. Hiç bu biçimde bir şey yok. Bunu yapmak için de vaktimiz var. Arkadaşlarımız çalışıyor. Bize kısa liste verecekler. Vakti gelince sonucumızı vereceğiz.”
“Galatasaray için kıymetli bir seçim”
30 Nisan’da yapılacak seçime bütün üyeleri davet eden Eşref Hamamcoğlu, “Seçim tarihi, makus bir tarihe denk getirildi. elbette ki uzun bir tatil öncesinde insanların tatile çıkma dilekleri var, hepimizde olduğu üzere. Ancak bu Galatasaray için değerli bir seçim. Tüm Galatasaraylı üyelerimizin bu sorumluluğu alması lazım. Kendilerinden rica ediyorum, yarım gün geç çıksınlar tatillerine ancak Galatasaray’ın köprüdilk evvel son çıkışı olan bu seçiminde demokratik haklarını kullansınlar. Kendi vicdanlarının sesine göre kullansınlar. Bizler bu sorumluluğu alıyoruz, kıymetli genel heyet üyelerimizin de bu sorumluluğu almaları lazım. Aksi takdirde kuvvetli bir genel konsey iradesine anlatamayız. kuvvetli bir genel heyet iradesi almayan idareler güçsüz kalıyor. 3. şahıslara karşı müzakerelerimizde, çabalarımızda yetersiz kalıyoruz. Gerektiği üzere temsil dirayeti sağlanamıyor. O bakımdan seçilecek idarenin ardında kuvvetli bir genel heyet iradesi olması koşul. Herkesi 30 Nisan’da sadık başına bekliyoruz. Bizlere dayanak olsunlar. Biz epeyce çalışıyoruz Galatasaray’a faydalı olmak için onların takviyesine muhtaçlığımız var. Varsayımı iştirak 3200 ile 3500 içinde bekliyoruz” diye konuştu.
“Benim yıllarım Galatasaray’da geçti”
Hamamcıoğlu son olarak ise, “Galatasaray’da şu an epey önemli bir samimiyetsizlik, güvensizlik ve ayrımcılık ortamı yaşanıyor. Bizim daima birlikte beyaz sayfa açarak artık Galatasaray’ın eski gücünü yeniden gündeme getirmemiz lazım. Bunun ortasında bize güvensiler. Biz deneyimli bir grubuz. Benim yıllarım Galatasaray’da geçti. Tecrübelerimi çeşitli konumlarda biriktirdim. Heyetimdeki iş insanları fazlaca deneyimliler. Risk ve borç idaresi bakımından büyük katkılar sağlayacağından yüzde 100 eminim” halinde konuştu.
Adaylık sürecini anlatan Hamamcıoğlu, “19 Haziran seçimlerinin ilan edildiği günün ertesinde tekrar aday olacağımı söylemiş oldum. Zira Galatasaray’da yapmak istediğim şeyler olduğunu söylemiştim. 9 ay boyunca da hiç bir demeç vermeyeceğimi, muhalefet yapmayacağımı söylemiştim. Marttaki genel şuraya kadar o denli de devam etti. Adaylığım daima devam etti. Adaylığımı resmileştirmem de seçim sürecinin başlamasıyla oldu. Ben Galatasaray’ın daima ortasındaydım. 38 yıldır bu topluluğun çeşitli kademelerinde bulundum, hizmet vermeye çalıştım, sorumluluk aldım. Bu müddette de epey tecrübe biriktirdim. Galatasaray’ın bana verdiklerini Galatasaray’a iade vakti geldiğini düşünüyorum. O yüzden de adaylığımı koydum” diye konuştu.
“Biz bu biçimde bir irade ile bakılırsave talibiz”
Vaatlerinden bahsederek kelamlarını sürdüren Eşref Hamamcıoğlu, “İstikrarlı bir topluluk, bağların en üst seviyede olduğu bir topluluk, huzur ortasında bir arada olan bir topluluk ve de yinedan yönetilebilir, sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş Galatasaray vaat ediyoruz. Biz bu biçimde bir tez ile geliyoruz. Zira Galatasaray’da artık günlük tahlillerle, popülist telaffuzlarla, ucu açık vaatlerle bir yere gelinmeyeceğini daima birlikte gördük. Galatasaray kendi kaynaklarından, kendi küllerinden bir daha doğmak zorunda. Biz bu biçimde bir irade ile bakılırsave talibiz” biçiminde konuştu.
Galatasaray’ın en büyük sorunun sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Bir kere toplulukta sorun var. Ötekileştirme, ayrışma… Bu vakte kadar Galatasaray’ın en büyük gücü birlikte olmaktan geliyordu. Galatasaray’da daima fikir ayrılıkları olmuştur. Bu bir zenginliktir. Lakin bu fikir ayrılıklarını birebir potada eriterek, tek beden olarak toplum içine çıkan bir topluluktu. Son vakit içinderda maalesef farklı fikirler, farklılaştırmaya kadar gitti. Bölünmüşlük var. Temel sorun bu. Kulüp bünyesine dönecek olursak, epeyce önemli bir inanç erozyon var, samimiyetsizlik var. Şeffaf olmayan bağlantı ve alakalar var. Bütün bunlar da sportif, mali ve idari başarısızlıkla sonuçlanıyor. Biz bunları uzun vadeli, tekrar konuşulmaması manasında evrim yapmak istiyoruz. Bu evrimin de temel taşlarından bir tanesi Galatasaray’ın kendi kaynaklarından yaralanmak olacaktır” diye karşılık verdi.
“Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım”
Galatasaray’ın gerçekleriyle her insanın yüzleşmesi gerektiğini söz eden Eşref Hamamcıoğlu, “Birinci gerçek maksat bu. Bunun için de şeffaf irtibat lazım. Popülist telaffuzlardan kastım da, bugün dünyadaki ekonomik kurallara göre, ülkemizdeki ekonomik kaidelere ve kulübümüzün ortasında bulunduğu ekonomik koşullara göre, gerçekleşme imkanı olmayan vaatlerle camiayı oyalamamak. En temel sıkıntılarımızdan bir tanesi bu. Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım. Bunun için dirayet, sabır, yürek koşul, en kıymetlisi kuvvetli bir genel heyet iradesiyle iş başına gelmiş, kuvvetli bir idare kaide diye düşünüyoruz” sözlerini kullandı.
“Çözemiyoruz diye şikayet etmemek lazım”
Mali yapıyı nasıl düzelteceğiyle ilgili soruya ise Hamamcıoğlu, “Galatasaray’ın mali yapısı kulüpler üzere daima berbattı. Daima konuşulur. En epey Galatasaray konuşuluyor. Zira Galatasaray kıymetli bir marka olduğu için her insanın dikkatini çekiyor. Bugün 250 milyon Dolar civarında Galatasaray’ın borcu var. Bu borç, bir senede, iki senede taşıma suyla ödenecek üzere değil. Her kim söylüyorsa ki, ‘Ben para getireceğim, borçları temizleyeceğim’ bu popülist telaffuzların kendisidir. Mali yapıyı verimlilik sağlayarak ve yeni finansman kaynakları yaparak sağlamak lazım. Aksi takdirde Galatasaray’ın mali bağımsızlığı hiç bir vakit olmayacaktır. Bunlar nedir, en büyük masraf kalemimiz futbolda ise futbola artık sarfiyat merkezi olmaktan fazla bir gelir merkezi haline getirmek lazım. Tıpkı Avrupa’daki kulüpler üzere. Bunun için de Galatasaray’ın, Türkiye’deki başka kulüplerin de hızla sportif faaliyetlerden elde ettikleri gelirlere bağlı olmaktan kurtarmak lazım. Bunlar maç günü hasılatı, yayıncı kuruluştan alınan fiyat.
“Spor Yasası, Bankalar Birliği muahedesi bunu koşul koşuyor”
Pandemi ile başlayan devir de her ikisinde de önemli düşüş var. Kulüpler buna bağlı olarak yaşayamaz. Real Madrid, Barcelona, Bayern Münih meselae baktığınız vakit pandemi periyodunda yüzde 30 mertebesinde sportif faaliyetlere bağlı gelirleri düşmüşken, tüm gelirleri yüzde 18 artmış. Demek ki bir şey yapıyorlar. Marka bedelini pazarlaması, ellerindeki değerli varlıkların pazarlanması, bunlar mağazacılık faaliyetleri, dijital varlıkları ve gayrimenkullerin işletilmesi ve geliştirilmesi. Galatasaray’ı elinde bu 3’ü de var ancak 3’ü de yetersiz yapılıyor. Pandemi vaktinde öğrendik, kimse mağazaya, dükkana gitmiyor, dükkanlara size geliyor. Dolaysıyla bunları revize etmek lazım. Dijital içerikler, dijital varlıklar var. Token var, kripto para var, NFT projeleri var. Bütün bunlarla ilgili hazırlıklarımızı yaptık. E-spor bugün Galatasaray’ın tek kar eden şubesi. Onu geliştirmek lazım. Kâfi sponsorluk ve reklamı almıyor. Riva, Florya, Kemerburgaz şayet olmazsa olmaz üçlü. Riva’dan 2023 yılı sonuna kadar önemli bir gelir beklentisi var. Borçları ödedikten daha sonra Emlak Konut’a. Florya projesi derhal Riva gibisi modelle geliştirilmeli. Bütün bunları topladığımız vakit Galatasaray’ın sportif faaliyet haricinde piyasaya çıkartacağız o kadar epeyce varlığı var, bunlar Galatasaray’ın bağımsızlığını sağlayacaktır. Fakat şu anlık kısıtlı kaynakları ile verimli olmak koşuluyla. aslına bakarsanız Spor Yasası, Bankalar Birliği mutabakatı bunu kaide koşuyor. Verimlilik sağlayacaksın diyor. Futbol masraflarını en az yüzde 25 azaltacaksın. Banka hesaplarımız şu anda Bankalar Konsorsiyumu’nun denetiminde. Kısıtlı imkanlarla verimliği sağlarsanız, kendi kaynaklarınıza dönüp, kendi yıldızlarınızı yetiştirip, satarsanız, orta vadede bağımsızlığı sağlayabilirsiniz. Galatasaray’ın mali sorunları tekrar konuşulmaz. Ancak günlük siyasetlerle, Ahmet beyefendi 50 milyon verdi, Mehmet beyefendi 20 milyon verdi diye isteğe bağlı transferler yaparsanız şu anda ortasında bulunduğunuz durum daima devam edecektir. Tıpkı sıkıntılara, tıpkı tahlilleri getirip, çözemiyoruz diye şikayet etmemek lazım. Kimi taahhütlerin ve mukavelelerin gözden geçirilmesi lazım. Bunlar atletlerle ilgili kontratlarımız, paydaşlarımızla olan kontratlarımız, sponsorlarla olan kontratlarımız. Bunlar yeniden masaya konup, Galatasaray’ın ve paydaşlarının prestijini sarsmaksızın, kurumsal devamlılık çerçevesinde bir daha yapılanmasını planlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Florya’nın geçişi ve Kemerbugaz’ın geçişi birbirine epeyce bağlı”
Kemerburgaz projesiyle ilgili çalışmalarını aktaran Hamamcıoğlu, “Ekibimizde gayrimenkul konusunda fazlaca deneyimli arkadaşlarımız var. Burak Elmas idaresinde bu anonim şirketlerde çalışmış idare konseyi üyeleri var. Bunlar bizimle devam edecekler. Kurumsal hafızanın devamlılığı var. Eski liderlerimizden Adnan Polat ve Dursun Özbek, merhum Mustafa Cengiz’in takımında yer alan arkadaşların birikimlerinden faydalanarak güncellemek istiyoruz. Florya’nın geçişi ve Kemerbugaz’ın geçişi birbirine epeyce bağlı, hayli yumuşak geçiş yapmak lazım. Senkronizasyonun güzel sağlamak lazım. Aksi takdirde birinden birinde sokakta kalacaksınız. Bu niçinle Florya’daki imar sıkıntıları kısa müddette çözüldükten itibaren belirli davetler içinde yapacağımız ihale kararı bir müteahhit ile anlaşılacak. Genel heyetin onayını aldıktan daha sonra. Buradan yüzde 50, yüzde 50 hasılat paylaşımı olacak. Galatasaray’ın kasasına bir para girecektir. Bu paranın ve müteahhitten alınacak avansın bir kısmıyla da Kemerburgaz’a geçiş sağlanacak. Kemerburgaz’da süreksiz idman alanları, süreksiz barınma tesisleri yapılacaktır. Bununla ilgili olarak sponsor, müteahhit çalışmalarımız devam ediyor. Garantisini aldığımız hayli düzgün bir Galatasaraylı müteahhit var. Bu süreksiz onunla yapacağız. bu türlü planladık. Türkiye’de bu mevzuda müddet vermek epey güç. Kemerburgaz, kamunun bize verdiği bir arazidir. Orada ruhsat ve imarla ilgili yapılması gereken, ödenmesi gereken harçlar var. Bunların ne kadar süreceğini arkadaşlarımız takip ediyor. Varsayımım 6-7 ay ortasında bir mobilizasyon başlayabilir. Bu mevzu ile olarak bir taahhütte bulunmak istemiyorum lakin fazlaca çabuk ilerleyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Zira Galatasaray’ın ekonomik olarak bağımsızlığı için kurtuluş reçetesinin değerli bir unsurudur gayrimenkul projeleri” açıklamasında bulundu. Eşref Hamamcıoğlu, basketbol salonu projesinin de birinci evvelari içinde olmadığını da tabir etti.
Galatasaray’a nasıl bir miras bırakmak istediğini anlatan Hamamcıoğlu, “Biz idareye gelip, bayrağı diğerine teslim ettikten daha sonra ben ve arkadaşlarımdan nasıl bahsedilsin, ‘bu insanlara güvenmekte haklıymışız’ desinler. Bu beşerler cüretle, bu sıkıntı vakitte taşın altında değil ellerini, bedenlerini soktular, Allah’tan bu beşerler idareye gelmişler, istikrarlı, bağımsız bir mali yapıya kovuşturmuşlar, Galatasaray bu ortada mücadeleci, rekabetçi, yarışmacı ruhunu kaybetmeden daima sportif başarılara kavuşmuş diye bizden bahsedilmesini epey dilek ederiz biz de” dedi.
“Ada gelecek döneme yetişecek”
Galatasaray Adası’nın durumunun nasıl olacağıyla ilgili olarak da konuşan Eşref Hamamcıoğlu, “Rahmetli Mustafa Cengiz ve grubunun epey uğraşı oldu. Burak Elmas ve grubunun son noktayı koyma ismine uğraşı oldu. Galatasaray en azından mahkemelerdeki sıkıntısını halletti. Boğaziçi İmar üzere bir silsile daha var. Bunlar yapıldıktan daha sonra en azından kendimize ilişkin olan enkazı kaldırıp, bir daha üyelerimizin bir toplumsal tesis olarak kullanılmasını hedefliyoruz. Bu 2-3 ay ortasında olacak bir bahis değil. Önümüzdeki döneme yetişecek. İşletme modeli olarak da, burayı Galatasaray’ın işletmesi hayli uygun değildir, geçmişteki deneyimlerimizden yararlanarak uygun bir işletme modeli ile toplumsal tesis statüsünü kaybetmeden üyelerimizin kullanmasına açılması en büyük amacımız lakin burası gelecek döneme yetişir” diye konuştu.
“Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma vakti geçmiştir”
Futbol grubu ile ilgili neler yapılacağını açıklayan Hamamcıoğlu, “Artık Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma vakti geçmiştir. Bu hayli ziyan veriyor. Sportif muvaffakiyetten parayı çevirmesi lazım. Bu vakte kadar yıldız satın alarak muvaffakiyet sağlamak amacıydı Galatasaray’ın. Bunlar daima bizi iflasa sürükledi maalesef. Yapılması gereken, kaynakları verimli kullanmalıyız. Bun ortasında altyapıya yatırım koşul. Bütün şubeler için geçerli. Avrupa’da başarılı örnekler var; Ajax, Porto, Lille ve Lyon bu bahiste fazlaca başarılılar. Ülkemizde de Altınordu gerçeği var. Galatasaray bunları başlatan bir kulüptü. Popülist yaklaşımlardan, bir an evvel başarıyı satın alayım, herkes beni tanısın sevdasından vazgeçmemiz lazım. Onun ortasında genç transferinden fazla, kendi gençlerimizden yaralanmak istiyoruz. Zira Galatasaray’ın futbol şubesi, Sportif AŞ’de yönetiliyor. Sportif AŞ bir anonim şirket, yatırım şirketi ve borsaya açık bir şirket. Sportif AŞ’nin en değerli yatırımları atletler. Madem yatırımcı şirket olduğuna bakılırsa, ederini bulduğu vakit yatırımlarını satabilmesi lazım. Tıpkı biçimde uygun edere de yeni yatırımlar geliştirmesi lazım. Bunların bir kısmını dışarıdan transfer ederek, bir kısmını da içeriden yaparak. Şu anda Galatasaray’ın çıkışı, kurtuluşu kendi kaynaklarının paraya ve muvaffakiyete çevrilmesinden geçiyor. Birinci önceliğimiz bu olacak. Kadrolaşmamızı bu çerçevede yapıyoruz. Bu demek değil ki A Grubumuz birinci 10’u hedefliyor, hayır, 3. bile olmak Galatasaray için berbat maksattır. Galatasaray yarışmacı, rekabet ruhunu kaybetmeden, kendi imkanlarıyla, ahlaki pahalara sahip atletlerle en üst seviyede rekabette uğraş edecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Küçülerek büyüyemezsiniz. Mümkün değil. Lakin verimli olarak büyüyebilirsiniz. Bugün aslına bakarsan bu mecburiyeti size futbol federasyonun koyduğu harcama kısıtlamaları, en kıymetlisi Bankalar Birliği’nin verdiği kurallar var, bir de Spor Yasası da var. aslına bakarsanız bunları yapmak zorundasınız. Bu vakte kadar yapılmadığı için kulüplerin etrafını kanun koyucu çevirdi. Yüzde 25 bütçeni daraltacaksın diyor Bankalar Birliği kontratı. Spor Yasası da diyor ki onaylanmış bütçeyi yüzde 10’unu geçersen, genel konseye gideceksin. Gitmeden harcama yaparsan, seçilmişler şahsî varlıklarıyla sorumlular. Bunları uygulamak zorundasınız. Uygulamadığımız için bu biçimde mecburiyetler geldi. Gayelerimiz epey sıradan ve anlaşılır. kuvvetli iradeye dayalı gayeler gerçekleşmesi lazım. Altyapıya yatırım yapacağız. Amatör şubelerle ilgili tıpkı niyetteyiz. Bugün güzel yürümeye başlayan basketbol modelimiz var. Sponsora yalnızca parayı ver, bize karışma demedik birinci kez. Gel sen de bu işin idarede ol, liyakate bağlı bir profesyonel takım kuruldu. Son derece rakiplerine göre kısıtlı bütçe ile şu anda başa uğraş ediyor, birinci 3’ün ortasındayız. İstenen bu esasen. Âlâ bir grup, uygun bir koç, uygun bir idare sistemi. Biz yeterli olan hiç bir şeyi bozmaktan yana değiliz. Tersine daha âlâ nasıl yaparız, öteki branşlarımıza nasıl uygularız diye hedefledik kendimize” açıklamasında bulundu.
“Galatasaray üzere bir markanın ulusal ekiplere sportmen vermesi şart”
Amatör şubelerde radikal kararlar silsilesinin uygulanması gerektiğini vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Yönetim konseyinin bakılırsavi, icraatın ortasında olanlara taraf vermek. Vizyonu ve stratejiyi anlatmak ve takibini sağlamak olmalıdır. Liyakate nazaran atanmış profesyonellerle yani şube kaptanları ve şube menajerleriyle bu işi yürütmek. Tıpkı basketbolda olduğu üzere. Öbür şubelerde de bunu yapmak lazım. bu biçimde olunca daha rahat sponsor buluyorsunuz. Amatör şubeler sponsorlukları ile ilgili görüşmelerimizin hepsi yapılmıştır. Amatör şubelerde de verimlilik kural. Tahminen Galatasaray Spor Kulübü amatör şubelerinde her disiplinde yarışmacı olmak zorunda değil. Örneğin atletizmin alt branşları var. İki, üç tanesi seçilip, buralara olimpiyatlara atlet yetiştiririz. Galatasaray üzere bir markanın ulusal kadrolara atlet vermesi şart” dedi.
“Önceliğimiz yabancı teknik direktör”
Futbol Ekibi Teknik Yöneticisi Domenec Torrent ile yola devam edilmemesi durumundaki planlarının sorulması üzerine Hamamcıoğlu şunları söylemiş oldu:
“Kuracağımız profesyonel takım bu hususta epeyce deneyimli. Bize vereceği raporlar, getireceği bütçe, 3 yıllık vizyona nazaran en yanlışsız sonucu vereceğiz. İdare şurasını görevi profesyonel takımları hakikat çalıştırmak olacaktır. Torrent ile Galatasaray Spor Kulübü’nün bir kontratı var. Biz bu mukavelenin kaidelerini bilmiyoruz. Burada temel olan bu kontrata bağlı olarak Galatasaray’ın prestijini, Torrent ve arkadaşlarının prestijini korumak olacaktır. Bu mukaveleye nazaranve gelince bakacağız. Torrent ve takımından bir rapor alacağız. Bu rapora bakılırsa en hakikat sonucu vereceğiz. Bizim önceliğimiz yabancı teknik yönetici. Bununla ilgili olarak hiç kimse ile ilgili temasımız yok, hiç kimse ile görüşmedik. Hiç bu biçimde bir şey yok. Bunu yapmak için de vaktimiz var. Arkadaşlarımız çalışıyor. Bize kısa liste verecekler. Vakti gelince sonucumızı vereceğiz.”
“Galatasaray için kıymetli bir seçim”
30 Nisan’da yapılacak seçime bütün üyeleri davet eden Eşref Hamamcoğlu, “Seçim tarihi, makus bir tarihe denk getirildi. elbette ki uzun bir tatil öncesinde insanların tatile çıkma dilekleri var, hepimizde olduğu üzere. Ancak bu Galatasaray için değerli bir seçim. Tüm Galatasaraylı üyelerimizin bu sorumluluğu alması lazım. Kendilerinden rica ediyorum, yarım gün geç çıksınlar tatillerine ancak Galatasaray’ın köprüdilk evvel son çıkışı olan bu seçiminde demokratik haklarını kullansınlar. Kendi vicdanlarının sesine göre kullansınlar. Bizler bu sorumluluğu alıyoruz, kıymetli genel heyet üyelerimizin de bu sorumluluğu almaları lazım. Aksi takdirde kuvvetli bir genel konsey iradesine anlatamayız. kuvvetli bir genel heyet iradesi almayan idareler güçsüz kalıyor. 3. şahıslara karşı müzakerelerimizde, çabalarımızda yetersiz kalıyoruz. Gerektiği üzere temsil dirayeti sağlanamıyor. O bakımdan seçilecek idarenin ardında kuvvetli bir genel heyet iradesi olması koşul. Herkesi 30 Nisan’da sadık başına bekliyoruz. Bizlere dayanak olsunlar. Biz epeyce çalışıyoruz Galatasaray’a faydalı olmak için onların takviyesine muhtaçlığımız var. Varsayımı iştirak 3200 ile 3500 içinde bekliyoruz” diye konuştu.
“Benim yıllarım Galatasaray’da geçti”
Hamamcıoğlu son olarak ise, “Galatasaray’da şu an epey önemli bir samimiyetsizlik, güvensizlik ve ayrımcılık ortamı yaşanıyor. Bizim daima birlikte beyaz sayfa açarak artık Galatasaray’ın eski gücünü yeniden gündeme getirmemiz lazım. Bunun ortasında bize güvensiler. Biz deneyimli bir grubuz. Benim yıllarım Galatasaray’da geçti. Tecrübelerimi çeşitli konumlarda biriktirdim. Heyetimdeki iş insanları fazlaca deneyimliler. Risk ve borç idaresi bakımından büyük katkılar sağlayacağından yüzde 100 eminim” halinde konuştu.