PekYakinda
Yeni Üye
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Adnan İpçioğlu, kış aylarında göz sıhhati problemlerine dikkat edilmesi gerektiğini deklare etti.
Kış aylarında sık karşılaşılan göz sorunları konusunda bilgi veren Op. Dr. Adnan İpçioğlu, ”Hastalarımıza kış aylarında rahatsızlık veren problemlerden biri de göz kuruluğudur. Kışın havalar yağışlı ve karlı geçmesine karşın nem oranı düşük olduğundan hava pek kurudur. Ayrıyeten kış boyunca yanan kaloriferler, çalışan klimalar gereğince havalandırılmayan kapalı ortamlar bu tesirlerin daha da artmasına niye olur.
Özellikle uzun mühlet bilgisayar karşısında çalışan meslek kümeleri kuru göz rahatsızlığı açısından risk altındadırlar. Zira uzun müddetli konsantrasyon gerektiren durumlarda insanlardaki mevcut göz kırpma sayısı azalmakta ve gözler daha çabuk kurumaktadır. Gözlerde batma, sulanma ve kızarıklık formunda kendini gösteren göz kuruluğunda, hastalara tekliflerimiz, çalışılan ortamın nemlendirilmesi, bilgisayar karşısında daha sık göz kırpma ve göz doktorunun önereceği gözyaşı damlalarının kullanılması şeklindedir” dedi.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Bir öteki sorunun de beğenilen sulanma, kızarıklık, çapaklanma ile başlayan konjonktivitler olarak isimlendirilen sorun olduğunu tabir eden İpçioğlu, “Kış aylarında virüslere bağlı hastalıkların artmasına paralel olarak bilhassa gribal enfeksiyonların artış gösterdiği devirlerde viralkonjonktivitin görülme sıklığı artmaktadır.
Toplu hayat alanları bu açıdan risk altındadır. Hastalık beğenilen kızarıklık, sulanma, çapaklanma ve ışığa karşı hassasiyet artışı biçiminde şikayetlere yol açar. Ekseriyetle tek beğenilen başlayıp sonrasındasında öteki beğenilen de şikayetler ortaya çıkar. Gözün kornea dediğimiz saydam katmanını tutarak görme azalması yapabileceğinden en kısa vakitte bir göz doktoruna başvurmak gerekir. Hastalıktan korunmak için bilhassa gözlerin hayli ovulup kaşınmamasına, diğerine ilişkin havlu, makyaj materyali ve gibisi şahsî eşyaların kullanılmamasına, bu tıp hastalık belirtileri olan şahıslarla yakın temastan kaçınılmasına ve el hijyenine dikkat edilmesi gerekir” diye konuştu.
Ultraviyole ışınlarının da göz açısından riskleri olduğunu belirten Op. Dr. Adnan İpçioğlu, “Kış aylarında sıcaklığın az olması, ultraviyole ışınlarının ziyanlı tesirlerinin de daha az olduğu manasına gelmiyor. Kışın karların oluşturduğu parlama ve yansımalar bu tesirleri daha da arttırmaktadır. Bu niçinle dışarıda uzun müddet vakit harcama eğiliminde olan çocuklar, açık havada çalışan personeller ve kar sporu yapanlar risk altındadır. Yaşa bağlı katarakt, yaşa bağlı makula dejeneresansı, pterjium, ve göz etrafı cilt kanserleri güneş ışığına bağlı göz hastalıklarından bazılarıdır” halinde konuştu.
Kış aylarında sık karşılaşılan göz sorunları konusunda bilgi veren Op. Dr. Adnan İpçioğlu, ”Hastalarımıza kış aylarında rahatsızlık veren problemlerden biri de göz kuruluğudur. Kışın havalar yağışlı ve karlı geçmesine karşın nem oranı düşük olduğundan hava pek kurudur. Ayrıyeten kış boyunca yanan kaloriferler, çalışan klimalar gereğince havalandırılmayan kapalı ortamlar bu tesirlerin daha da artmasına niye olur.
Özellikle uzun mühlet bilgisayar karşısında çalışan meslek kümeleri kuru göz rahatsızlığı açısından risk altındadırlar. Zira uzun müddetli konsantrasyon gerektiren durumlarda insanlardaki mevcut göz kırpma sayısı azalmakta ve gözler daha çabuk kurumaktadır. Gözlerde batma, sulanma ve kızarıklık formunda kendini gösteren göz kuruluğunda, hastalara tekliflerimiz, çalışılan ortamın nemlendirilmesi, bilgisayar karşısında daha sık göz kırpma ve göz doktorunun önereceği gözyaşı damlalarının kullanılması şeklindedir” dedi.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Bir öteki sorunun de beğenilen sulanma, kızarıklık, çapaklanma ile başlayan konjonktivitler olarak isimlendirilen sorun olduğunu tabir eden İpçioğlu, “Kış aylarında virüslere bağlı hastalıkların artmasına paralel olarak bilhassa gribal enfeksiyonların artış gösterdiği devirlerde viralkonjonktivitin görülme sıklığı artmaktadır.
Toplu hayat alanları bu açıdan risk altındadır. Hastalık beğenilen kızarıklık, sulanma, çapaklanma ve ışığa karşı hassasiyet artışı biçiminde şikayetlere yol açar. Ekseriyetle tek beğenilen başlayıp sonrasındasında öteki beğenilen de şikayetler ortaya çıkar. Gözün kornea dediğimiz saydam katmanını tutarak görme azalması yapabileceğinden en kısa vakitte bir göz doktoruna başvurmak gerekir. Hastalıktan korunmak için bilhassa gözlerin hayli ovulup kaşınmamasına, diğerine ilişkin havlu, makyaj materyali ve gibisi şahsî eşyaların kullanılmamasına, bu tıp hastalık belirtileri olan şahıslarla yakın temastan kaçınılmasına ve el hijyenine dikkat edilmesi gerekir” diye konuştu.
Ultraviyole ışınlarının da göz açısından riskleri olduğunu belirten Op. Dr. Adnan İpçioğlu, “Kış aylarında sıcaklığın az olması, ultraviyole ışınlarının ziyanlı tesirlerinin de daha az olduğu manasına gelmiyor. Kışın karların oluşturduğu parlama ve yansımalar bu tesirleri daha da arttırmaktadır. Bu niçinle dışarıda uzun müddet vakit harcama eğiliminde olan çocuklar, açık havada çalışan personeller ve kar sporu yapanlar risk altındadır. Yaşa bağlı katarakt, yaşa bağlı makula dejeneresansı, pterjium, ve göz etrafı cilt kanserleri güneş ışığına bağlı göz hastalıklarından bazılarıdır” halinde konuştu.