BOTR
Aktif Üye
Trabzonspor, Muhteşem Lig’in 3. haftasında Antalyaspor’a konuk oldu. Konut sahibi grup Fernando ve Haji Wright ile maçta 2-0 öne geçti. Bordo mavililer daha sonradan oyuna giren yeni transferi Enis Bardhi’nin attığı golle birinci yarıyı 2-1 geride kapattı. Konuk grup İkinci yarıda Bardhi ile bir gol daha bularak eşitliği sağlarken, Antalyaspor Gökdeniz Bayakdar ile bir sefer daha öne geçti. Trabzonspor’un bir daha birlikteliği yakalamak için yüklendiği dakikalarda kırmızı beyazlılar yakaladığı kontra ataklarda iki gol daha kaydederek alandan 5-2’lik galibiyetle ayrıldı.
Trabzonspor’un ligdeki birinci mağlubiyetini aldığı müsabakayı spor muharrirleri da köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o değerlendirmelerden kimileri şöyleki:
Cemal Ersen: Avcı tehlikenin farkın da mı? (Milliyet)
İyi kadro olmak, büyük ekip olmak, hazır grup olmak, uğraş ettiğin her kulvarda önemli sorumluluk yükler. Trabzonspor da bu örneklerden biri. Maalesef dönemin şampiyonu olmak, büyük bir maddi gelir elde etmek manasına gelen UEFA Şampiyonlar Ligi’ne direkt gitmesine yetmedi. Dün geceki futbola bakınca tasa etmemek mümkün değil. ötürüsıyla âlâ başladığı Türkiye Harika Ligi’ndeki muvaffakiyetini sürdürmesi, çarşamba günü Kopenhag ile oynayacağı rövanş maçı öncesi moral manasında değerli idi.
“Boynuz kulağı geçiyormuş dedirtti bize”
Antalyaspor kolay bir rakip değildi. Önemli bir tokat yedi Avrupa imtihanı öncesi. birebir vakitte ders niteliğinde oldu. Ortadaki fark şunu gösterdi; teknik yönetici seviyesinde boynuz kulağı geçiyormuş dedirtti bize? Değil mi Abdullah hocam! Öncelikle şunun altını çizeyim; Antalyaspor sistem kadrosu. Haddini de biliyor, yapabileceklerini de. Aldığı galibiyeti kimse küçümseyemez. Her manada üstün ve akılcı bir futbol sergiledi. Daima kazanma isteği vardı. Evet; futbolda rakibi analiz etmek değerli. Bunu kimin daha güzel yaptığını gördük. Nuri Şahin futbolu uygun okuyan, rakibi gerçek analiz eden ve kozlarını vaktinde kullanan bir çalıştırıcı.
“Kimse ‘yorgunluk’ masalı anlatmasın”
Bana kimse “yorgunluk” masalı anlatmasın. Bir teknik adam yediği ikinci golden daha sonra devre bitmeden iki oyuncu değişikliği yapıyorsa, ya yanlış tercihlerini fark etmiş, ya da verdiği kararlardan pişman olmuştur. Doğruyu bulmak için neden bu riski göze aldı Abdullah hoca? Pekala kenara aldığı o oyuncular bundan daha sonra hangi psikolojiyi yaşayacak?
“Trezeguet hala hangi grupta oynadığının farkında mı sanki?”
İlk yarı özelinde söylüyorum; Trabzonspor oyuncu değişikliklerine kadar hamle manasında kocaman bir sıfır aldı. Kanatlarda Larsen ve Eren’in oyuna katkısından kelam etmiyorum bile, hiç çıkamadılar. Trezeguet hala hangi grupta oynadığının farkında mı sanki? Djaniny şaşkın. Nerede ve nasıl oynayacağını çözebilmiş değil. Birinci gole katkısına gelince; Abdülkadir Ömür ve son vuruşu yapan Bardhi’nin 42. dakikada oyuna alınmasını alkışlayalım mı, eleştireyim mi bilemedim. Abdullah hoca ikinci yarı başlarken bir dokunuş daha yaptı. Hugo’yu çıkardı, Bartra’yı aldı. Onun kaleyi bulan birinci şutunun direkten dönmesi, Avcı’nın tercihlerini sorgulamamazı engellemez olağan olarak.
“En sağlıklı düşünmesi gereken Avcı olmalı”
Trabzonspor üç kulvarda gayret edecek. Başı en net olması gereken isim, en sağlıklı düşünmesi gereken Avcı olmalı. O bayağı biri değil, son şampiyonun teknik yöneticisi. Hamlesi da, savunmayı da bir arada kurgulamak zorunda. Dün gece Avcı’nın karnesinde “hal ve gidişe” yeterli not vermek mümkün değil.
“Şahin ‘şah’ dedi, Avcı ‘mat’ oldu”
Bardhi’nin birliktelik sayısından daha sonra “şapkadan tavşan” çıkmasını beklemek fantezi idi. Rakibin gücünü tartamamak ise büyük kusur. Antalyaspor yabana atılacak bir kadro değildi. Basın toplantısına çıkıp konuşamasa da, Nuri Şahin üzere bir çalıştırıcısı var. Futbol bilgisini tartışmam, keza “ağabeyleri” ile gayret edecek futbol zekası var. Bu oyun anlayışında galibiyete ulaşmasına şaşırdık mı? Farklı galibiyette Avcı’nın yanlışları, öğrencisi Nuri Şahin’in harikulade akıl oyunları vardı. Satranç oynadılar, Şahin “şah” dedi, Avcı “mat” oldu.
“Gerçekler ile yüzleşmenin vakti geldi”
Bakın; gerçekler ile yüzleşmenin vakti geldi. Trabzonspor yeterli oynamıyor, takım derinliğine rağmen yanlış oyuncu tercihlerinin bedelini ödüyor. Tehlike geliyorum derken tedbir gecikiyor. Geçen dönemin son altı haftasına bakın. Şampiyonluk yeterli hoş de, gelinen noktada kim keyifli ve umutlu?
Erman Toroğlu: “Bu maçı unut Devler Ligi’ne bak”
Maç başlıyor, birinci 45 dakika Trabzonspor’un orta alanı yok… Antalyaspor sazı eline alıyor, istediği üzere oynuyor… İki de gol buluyor. İkinci golden daha sonra Abdullah Avcı ‘Bu bu biçimde gitmez’ deyip iki değişiklik yapıyor. Değişiklikler semeresini veriyor, devre biterken golü de buluyor. Haliyle bu Antalyaspor’u geriyor. Bu sefer ikinci yarı orta alana da hakim maça da hakim… birliktelik golünü de buluyorlar. Fakat orta alanda yaptıkları bir kusur, rakibe verilen bir topla golü yiyorlar.
“Trezeguet, Nwakaeme’yi aratır hale geldi”
Nwakaeme durarak oynuyordu, defansa yardım etmiyordu tamam… Trezeguet’in kimi özellikleri vardı, açık alanda top kullanıyordu, çalımla rakipleri geçiyordu lakin Trezeguet, Trabzon’a geldiğinden beri yok. Durarak oynayan Nwakaeme’yi aratır hale geldi.
“bu biçimde bir yer size hiç yakışmıyor”
Futbol yanılgılar oyunu tamam da orta alanda göstere göstere rakibine top atarsan ve bu gollük bir topsa rakip bunu affetmez, gerçekten o denli oldu. Bu yazıyı yazdığımda dakika 85… Hakemin maça fazlaca fazla bir tesiri olmadı. Şu bir gerçek, Antalya turist kenti bir de sebze-meyve şehri… Çok önemli tarlaları var. Herbiçimde onlar da dediler ki ‘Biz bu alanda hem futbol oynayalım birebir vakitte kavun-karpuz yetiştirelim.’ bu biçimde düzgün oynayan bir kadronun var lakin bu biçimde bir taban size hiç yakışmıyor.
“Antalyaspor, Türkiye Ligi’nin deve dişi ekiplerinden biri oldu”
Lig uzun bir maraton… Bu maçların telafisi var ancak biz ülke olarak Şampiyonlar Ligi’ne hasretiz. Şampiyonlar Ligi’nde çaba eden kadrolarımız ligde maçlarını kaybetsinler ancak orada kazansınlar. Oradan gelecek her şeye maddi manevi gereksinimimiz var. Umarım Trabzonspor bunu çarşamba günü gerçekleştirir.
Antalya ile oynadı sırada Galatasaray var hepsi kıssa. Antalya ile hangi grup oynayacaksa bu maç fazlaca güzel olur. Antalyaspor ekibi Türkiye Ligi’nin deve dişi ekiplerinden biri oldu. Yani oynayacağı maçlar insanı heyecanlandırıyor. Onları da tebrik etmek lazım. İnşallah devam ederler.
Olcay Çakır: Erken ikaz (Fanatik)
Kolay kolay kaybetmeyen, gol dahi yemeyen Trabzonspor bu defa Antalya’da farklı mağlup oldu. Daha maçın başında verdiği berbat sinyallerle rakibinin oyununa uzunluğu şayet Bordo- Mavililer’de orta alan üretkenlik bir yana savunma manasında da açıklar verdi. Kopenhag maçında yenen golün adeta kopyası bir golle geri düşülmesi düşündürücüydü. Trabzonspor’un en âlâ bildiğini sav ettiğimiz ve alıştırdığı o pas oyununda gözükmemesi Antalyaspor’un orta alan ve kenar oyuncularının işlerini kolaylaştırmış oldu.
“Trezeguet büyük hayal kırıklıkları yaşatmaya devam ediyor”
Hamleler erken üzere gözükse de daha da erken yapılabilirdi. Doğucan aşikâr ki o bölgede vakit ortasında yer bulabilecek, oraya adapte olabilecek bir oyuncu. Trabzonspor’da olağan olarak epey şey beklenen isim Doğucan değil deTrezeguet idi. Büyük hayal kırıklıkları yaşatmaya devam ediyor. Ona bağlanan umutları bu kadar ümitsizliğe dönüştürmesi müsabakanın önüne geçen bir diğer bahisti. Evet, Trabzonspor dün gece 5gol yedi. Fakat 2-0 daha sonrası reaksiyoner grup olma özelliğine geri de dönmesini bildiler. Fakat futbolda bu tip durumlar var.
“kararı berbat fakat uygun bir test oldu”
Oyunun Trabzonspor lehine dönüştüğünü düşündüğümüz anlarda yenen goller, ferdî kusurlar farkında oluşmasının ana niçini oldu. Abdullah Avcı birinci kurgusuyla, son kurgusuyla ve ortada yaptığı pek epeyce oyun içi değişiklikle farklı yenilgiye deva bulamamış oldu. Maçtan evvel ‘Kopenhag’ı eleyip Şampiyonlar Ligi’ne kalabilirseler, ligin telafisiolur’ diyen taraftarların gözü kulağı artık çarşamba gecesinde. O denli bir müsabaka oldu ki, öğretileri, dersleri, olması ve olmaması gerekenleri ile erken ikaz üzereydi. Kendini gördü, güzel bir rakibe karşı test etti kendini Trabzonspor. Abdullah Avcı da oyuncularda bahse bu biçimde yaklaşacaktır. kararı makus fakat güzel bir test oldu.
Aksal Yavuz: Yanılgılar zinciri (Milliyet)
Kolay değil, o sıcakta doksan dakika oynamak. Bir devrede bir değil, iki kez su molası verilse yeridir. Yeşil çimlerin bile keyfi kaçmış; rengi solmuş, sararmış, ceza alanları öbek öbek…
Bordo-mavililer için çarşamba ve pazar geceleri daha da sıcak geçecek. Çünkü evvel Kopenhag, daha sonra Galatasaray ile oynayacaklar.
Antalyaspor taş üzere kadro, atletik oyunculara sahipler. Geniş alan bırakırsanız duman, kanatların çalışmasına müsaade eder, orta sahayı kaptırırsanız buhar olursunuz! Bunlar yetmezmiş üzere topla çıkarken yanılgı yaparsanız, kumdan kale üzere yıkılırsınız!
“Güler misiniz, ağlar mısınız?”
Avcı, çarşamba gününü düşünerek küçük bir rotasyon yaptı lakin Doğucan ile başlamak büyük riskti. Golü de çıkarken kaptırdıkları toptan zincirleme kusurla yediler ki, güler misiniz, ağlar mısınız? Fernando, topun önüne o biçim düşeceğini, o aralıktan o denli bir gol atacağını düşünde görse inanmazdı. Hakkını teslim edelim güzel de vurdu!
Ev sahibi, önderi olmayan, top yapamayan Trabzonspor’un orta alanına izciler üzere kamp kurdu; al gülüm ver gülüm. Trabzonsporlu oyuncular izlemekle yetindiler o dakikaları, kusur üstüne kusur yaptılar, defanstan forvete varıncaya dek.
Trabzonspor’un ligdeki birinci mağlubiyetini aldığı müsabakayı spor muharrirleri da köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o değerlendirmelerden kimileri şöyleki:
Cemal Ersen: Avcı tehlikenin farkın da mı? (Milliyet)
İyi kadro olmak, büyük ekip olmak, hazır grup olmak, uğraş ettiğin her kulvarda önemli sorumluluk yükler. Trabzonspor da bu örneklerden biri. Maalesef dönemin şampiyonu olmak, büyük bir maddi gelir elde etmek manasına gelen UEFA Şampiyonlar Ligi’ne direkt gitmesine yetmedi. Dün geceki futbola bakınca tasa etmemek mümkün değil. ötürüsıyla âlâ başladığı Türkiye Harika Ligi’ndeki muvaffakiyetini sürdürmesi, çarşamba günü Kopenhag ile oynayacağı rövanş maçı öncesi moral manasında değerli idi.
“Boynuz kulağı geçiyormuş dedirtti bize”
Antalyaspor kolay bir rakip değildi. Önemli bir tokat yedi Avrupa imtihanı öncesi. birebir vakitte ders niteliğinde oldu. Ortadaki fark şunu gösterdi; teknik yönetici seviyesinde boynuz kulağı geçiyormuş dedirtti bize? Değil mi Abdullah hocam! Öncelikle şunun altını çizeyim; Antalyaspor sistem kadrosu. Haddini de biliyor, yapabileceklerini de. Aldığı galibiyeti kimse küçümseyemez. Her manada üstün ve akılcı bir futbol sergiledi. Daima kazanma isteği vardı. Evet; futbolda rakibi analiz etmek değerli. Bunu kimin daha güzel yaptığını gördük. Nuri Şahin futbolu uygun okuyan, rakibi gerçek analiz eden ve kozlarını vaktinde kullanan bir çalıştırıcı.
“Kimse ‘yorgunluk’ masalı anlatmasın”
Bana kimse “yorgunluk” masalı anlatmasın. Bir teknik adam yediği ikinci golden daha sonra devre bitmeden iki oyuncu değişikliği yapıyorsa, ya yanlış tercihlerini fark etmiş, ya da verdiği kararlardan pişman olmuştur. Doğruyu bulmak için neden bu riski göze aldı Abdullah hoca? Pekala kenara aldığı o oyuncular bundan daha sonra hangi psikolojiyi yaşayacak?
“Trezeguet hala hangi grupta oynadığının farkında mı sanki?”
İlk yarı özelinde söylüyorum; Trabzonspor oyuncu değişikliklerine kadar hamle manasında kocaman bir sıfır aldı. Kanatlarda Larsen ve Eren’in oyuna katkısından kelam etmiyorum bile, hiç çıkamadılar. Trezeguet hala hangi grupta oynadığının farkında mı sanki? Djaniny şaşkın. Nerede ve nasıl oynayacağını çözebilmiş değil. Birinci gole katkısına gelince; Abdülkadir Ömür ve son vuruşu yapan Bardhi’nin 42. dakikada oyuna alınmasını alkışlayalım mı, eleştireyim mi bilemedim. Abdullah hoca ikinci yarı başlarken bir dokunuş daha yaptı. Hugo’yu çıkardı, Bartra’yı aldı. Onun kaleyi bulan birinci şutunun direkten dönmesi, Avcı’nın tercihlerini sorgulamamazı engellemez olağan olarak.
“En sağlıklı düşünmesi gereken Avcı olmalı”
Trabzonspor üç kulvarda gayret edecek. Başı en net olması gereken isim, en sağlıklı düşünmesi gereken Avcı olmalı. O bayağı biri değil, son şampiyonun teknik yöneticisi. Hamlesi da, savunmayı da bir arada kurgulamak zorunda. Dün gece Avcı’nın karnesinde “hal ve gidişe” yeterli not vermek mümkün değil.
“Şahin ‘şah’ dedi, Avcı ‘mat’ oldu”
Bardhi’nin birliktelik sayısından daha sonra “şapkadan tavşan” çıkmasını beklemek fantezi idi. Rakibin gücünü tartamamak ise büyük kusur. Antalyaspor yabana atılacak bir kadro değildi. Basın toplantısına çıkıp konuşamasa da, Nuri Şahin üzere bir çalıştırıcısı var. Futbol bilgisini tartışmam, keza “ağabeyleri” ile gayret edecek futbol zekası var. Bu oyun anlayışında galibiyete ulaşmasına şaşırdık mı? Farklı galibiyette Avcı’nın yanlışları, öğrencisi Nuri Şahin’in harikulade akıl oyunları vardı. Satranç oynadılar, Şahin “şah” dedi, Avcı “mat” oldu.
“Gerçekler ile yüzleşmenin vakti geldi”
Bakın; gerçekler ile yüzleşmenin vakti geldi. Trabzonspor yeterli oynamıyor, takım derinliğine rağmen yanlış oyuncu tercihlerinin bedelini ödüyor. Tehlike geliyorum derken tedbir gecikiyor. Geçen dönemin son altı haftasına bakın. Şampiyonluk yeterli hoş de, gelinen noktada kim keyifli ve umutlu?
Erman Toroğlu: “Bu maçı unut Devler Ligi’ne bak”
Maç başlıyor, birinci 45 dakika Trabzonspor’un orta alanı yok… Antalyaspor sazı eline alıyor, istediği üzere oynuyor… İki de gol buluyor. İkinci golden daha sonra Abdullah Avcı ‘Bu bu biçimde gitmez’ deyip iki değişiklik yapıyor. Değişiklikler semeresini veriyor, devre biterken golü de buluyor. Haliyle bu Antalyaspor’u geriyor. Bu sefer ikinci yarı orta alana da hakim maça da hakim… birliktelik golünü de buluyorlar. Fakat orta alanda yaptıkları bir kusur, rakibe verilen bir topla golü yiyorlar.
“Trezeguet, Nwakaeme’yi aratır hale geldi”
Nwakaeme durarak oynuyordu, defansa yardım etmiyordu tamam… Trezeguet’in kimi özellikleri vardı, açık alanda top kullanıyordu, çalımla rakipleri geçiyordu lakin Trezeguet, Trabzon’a geldiğinden beri yok. Durarak oynayan Nwakaeme’yi aratır hale geldi.
“bu biçimde bir yer size hiç yakışmıyor”
Futbol yanılgılar oyunu tamam da orta alanda göstere göstere rakibine top atarsan ve bu gollük bir topsa rakip bunu affetmez, gerçekten o denli oldu. Bu yazıyı yazdığımda dakika 85… Hakemin maça fazlaca fazla bir tesiri olmadı. Şu bir gerçek, Antalya turist kenti bir de sebze-meyve şehri… Çok önemli tarlaları var. Herbiçimde onlar da dediler ki ‘Biz bu alanda hem futbol oynayalım birebir vakitte kavun-karpuz yetiştirelim.’ bu biçimde düzgün oynayan bir kadronun var lakin bu biçimde bir taban size hiç yakışmıyor.
“Antalyaspor, Türkiye Ligi’nin deve dişi ekiplerinden biri oldu”
Lig uzun bir maraton… Bu maçların telafisi var ancak biz ülke olarak Şampiyonlar Ligi’ne hasretiz. Şampiyonlar Ligi’nde çaba eden kadrolarımız ligde maçlarını kaybetsinler ancak orada kazansınlar. Oradan gelecek her şeye maddi manevi gereksinimimiz var. Umarım Trabzonspor bunu çarşamba günü gerçekleştirir.
Antalya ile oynadı sırada Galatasaray var hepsi kıssa. Antalya ile hangi grup oynayacaksa bu maç fazlaca güzel olur. Antalyaspor ekibi Türkiye Ligi’nin deve dişi ekiplerinden biri oldu. Yani oynayacağı maçlar insanı heyecanlandırıyor. Onları da tebrik etmek lazım. İnşallah devam ederler.
Olcay Çakır: Erken ikaz (Fanatik)
Kolay kolay kaybetmeyen, gol dahi yemeyen Trabzonspor bu defa Antalya’da farklı mağlup oldu. Daha maçın başında verdiği berbat sinyallerle rakibinin oyununa uzunluğu şayet Bordo- Mavililer’de orta alan üretkenlik bir yana savunma manasında da açıklar verdi. Kopenhag maçında yenen golün adeta kopyası bir golle geri düşülmesi düşündürücüydü. Trabzonspor’un en âlâ bildiğini sav ettiğimiz ve alıştırdığı o pas oyununda gözükmemesi Antalyaspor’un orta alan ve kenar oyuncularının işlerini kolaylaştırmış oldu.
“Trezeguet büyük hayal kırıklıkları yaşatmaya devam ediyor”
Hamleler erken üzere gözükse de daha da erken yapılabilirdi. Doğucan aşikâr ki o bölgede vakit ortasında yer bulabilecek, oraya adapte olabilecek bir oyuncu. Trabzonspor’da olağan olarak epey şey beklenen isim Doğucan değil deTrezeguet idi. Büyük hayal kırıklıkları yaşatmaya devam ediyor. Ona bağlanan umutları bu kadar ümitsizliğe dönüştürmesi müsabakanın önüne geçen bir diğer bahisti. Evet, Trabzonspor dün gece 5gol yedi. Fakat 2-0 daha sonrası reaksiyoner grup olma özelliğine geri de dönmesini bildiler. Fakat futbolda bu tip durumlar var.
“kararı berbat fakat uygun bir test oldu”
Oyunun Trabzonspor lehine dönüştüğünü düşündüğümüz anlarda yenen goller, ferdî kusurlar farkında oluşmasının ana niçini oldu. Abdullah Avcı birinci kurgusuyla, son kurgusuyla ve ortada yaptığı pek epeyce oyun içi değişiklikle farklı yenilgiye deva bulamamış oldu. Maçtan evvel ‘Kopenhag’ı eleyip Şampiyonlar Ligi’ne kalabilirseler, ligin telafisiolur’ diyen taraftarların gözü kulağı artık çarşamba gecesinde. O denli bir müsabaka oldu ki, öğretileri, dersleri, olması ve olmaması gerekenleri ile erken ikaz üzereydi. Kendini gördü, güzel bir rakibe karşı test etti kendini Trabzonspor. Abdullah Avcı da oyuncularda bahse bu biçimde yaklaşacaktır. kararı makus fakat güzel bir test oldu.
Aksal Yavuz: Yanılgılar zinciri (Milliyet)
Kolay değil, o sıcakta doksan dakika oynamak. Bir devrede bir değil, iki kez su molası verilse yeridir. Yeşil çimlerin bile keyfi kaçmış; rengi solmuş, sararmış, ceza alanları öbek öbek…
Bordo-mavililer için çarşamba ve pazar geceleri daha da sıcak geçecek. Çünkü evvel Kopenhag, daha sonra Galatasaray ile oynayacaklar.
Antalyaspor taş üzere kadro, atletik oyunculara sahipler. Geniş alan bırakırsanız duman, kanatların çalışmasına müsaade eder, orta sahayı kaptırırsanız buhar olursunuz! Bunlar yetmezmiş üzere topla çıkarken yanılgı yaparsanız, kumdan kale üzere yıkılırsınız!
“Güler misiniz, ağlar mısınız?”
Avcı, çarşamba gününü düşünerek küçük bir rotasyon yaptı lakin Doğucan ile başlamak büyük riskti. Golü de çıkarken kaptırdıkları toptan zincirleme kusurla yediler ki, güler misiniz, ağlar mısınız? Fernando, topun önüne o biçim düşeceğini, o aralıktan o denli bir gol atacağını düşünde görse inanmazdı. Hakkını teslim edelim güzel de vurdu!
Ev sahibi, önderi olmayan, top yapamayan Trabzonspor’un orta alanına izciler üzere kamp kurdu; al gülüm ver gülüm. Trabzonsporlu oyuncular izlemekle yetindiler o dakikaları, kusur üstüne kusur yaptılar, defanstan forvete varıncaya dek.